Bölüm 1: Tilki Zento’nun Merakı
Tekno Ormanı’nda, sabah güneşi yaprakların arasından süzülürken, minik bir kuş cıvıldadı:
“Zento uyan! Yeni bir gün, yeni bir keşif!”
Tilki Zento, yuvasından esneyerek çıktı. Tüyleri turuncudan kahverengiye dönen yumuşacık bir tonda parlıyordu. Gözleri pırıl pırıldı, çünkü Zento her sabah yeni bir şey öğrenmek için uyanırdı.
“Bugün... hmm... acaba eski meşe ağacının oradaki taşları incelesem mi?” dedi kendi kendine.
Zento’nun en büyük merakı eski yazılar, garip semboller ve... kodlardı. Evet evet, kodlar! Ama öyle rakamlı-kareli sıkıcı şeyler değil. Ormandaki eski ağaçların gövdelerine kazınmış, ışıkta parlayan, büyülü, sihirli yazılar…
Bölüm 2: Parlayan Taş ve Baykuş Telmo
Zento ormanda hoplaya zıplaya giderken, eski meşe ağacının dibinde bir şeyin parladığını gördü. Yere eğildi. Bu... bu bir taştı! Ama sıradan bir taş değil!
Üzerinde parlayan harflerle şöyle yazıyordu:
“Bilgi, paylaşınca büyür.”
Zento’nun gözleri kocaman açıldı.
“Bu... bu taş, kesinlikle sihirli!”
Hemen en yakın arkadaşı Baykuş Telmo’ya koştu. Telmo, yaşlı ama zeki bir baykuştu. Gözlüğünü düzeltti, taşı inceledi, gagasını hafifçe tıklattı.
“Hmmm… Bu bir Anahtar Taşı. Efsanevi Bilgi Ormanı’nın kapısını açan taş bu olabilir.”
Zento’nun kulakları heyecandan dikildi.
“Bilgi Ormanı mı?! Ne ormanı?”
Telmo gözlüklerini çıkarıp havaya kaldırdı.
“Efsaneye göre, Bilgi Ormanı zamanın unuttuğu bir yer. Orada her ağaç bir kitap, her yaprak bir kod. Ama oraya sadece cesur, meraklı ve paylaşmayı bilen kalpler ulaşabilir.”
Zento hemen sırt çantasını hazırladı.
“Ne duruyoruz? Hadi gidiyoruz!”
Bölüm 3: Şifreli Kapılar ve Işık Labirenti
Yolculuk başlarken, ilk durak Eski Çınar Geçidi’ydi. Orada, ağaçların dallarına kazınmış sayılar vardı:
3 - 1 - 4 - 2
Telmo düşünceli bir sesle mırıldandı:
“Bu bir sıralama kodu. Doğru sıraya göre dallara basarsak kapı açılır.”
Zento önce 1, sonra 2, sonra 3, en son 4’e bastı.
TAK! Büyük bir taş kapı gıcırdayarak açıldı.
İçeri girdiklerinde, tavanından ışık süzülen bir labirente geldiler. Ama ışık sürekli yer değiştiriyor, yolları şaşırtıyordu. Telmo kanat çırptı, Zento kuyruğunu kıvırarak izledi.
Zento birden ışığın belli bir düzende yanıp söndüğünü fark etti.
“Bu bir... Mors kodu olabilir!” dedi.
Işıklar “sağa dön, düz git, sola dön” gibi mesajlar veriyordu.
Zento bu şifreyi çözüp labirentten geçince, Telmo bir kahkaha attı:
“Senin gibi bir tilkiyle bu ormanı gezmek ne güzel şey!”
Bölüm 4: Parıltılı Çam ve Kodlar Kitabı
Gün sonunda, dev bir çam ağacının önüne geldiler. Dalları ışık saçıyor, gövdesi melodik bir şekilde titriyordu. Ağacın kovuğunda, üzeri simli bir kitap vardı:
“BÜYÜLÜ KODLAR KİTABI”
Zento kitabı açtı. İçinde sayfalarca şekiller, haritalar ve anlatılar vardı. Her biri, ormanda iletişim kurmayı, bilgi paylaşmayı ve yardımlaşmayı öğretiyordu.
Bir sayfada şöyle yazıyordu:
“Teknoloji, kalpten gelirse doğaya zarar vermez. Bilgi, sevgiyle birleşirse ışık olur.”
Zento’nun kalbi kıpır kıpırdı.
“Telmo! Bu kitapla herkes birbirine haber yollayabilir, yardım isteyebilir, oyun bile oynayabilir!”
Bölüm 5: Orman Ağı Kuruluyor
Zento ve Telmo, ağaçlara minicik “ışık noktaları” yerleştirdiler. Bu noktalar, hayvanların sesini, haberlerini, müziklerini ileten doğal bir Bilgi Ağıydı.
Bir sincap bir ceviz bulduğunda bunu duyurabiliyordu.
Bir tavşan yağmur bulutlarını görünce herkese uyarı yollayabiliyordu.
Bir kirpi, komik bir şiir yazınca paylaşabiliyordu!
Artık Tekno Ormanı sadece teknolojik değil, aynı zamanda birlikte düşünen, gülen ve büyüyen bir yerdi.
Bölüm 6: Zento’nun Son Mesajı
Günlerden bir gün, ormandaki hayvanlar Zento'ya teşekkür etmek için bir araya geldiler. Herkes sırayla sahneye çıktı: sincabından kurbağasına kadar.
Son olarak Zento konuştu:
“Bilgi sadece kitapta değil. Sizin yüreğinizde. Paylaştığınız her güzel şey, bir çiçek açtırır. Ve unutmayın… en büyük kod, sevgi kodudur.”
Ormandaki tüm hayvanlar alkışladı, ışıklar yandı, gökyüzüne yıldız gibi umutlar yayıldı.
Ve o günden sonra, Bilgi Ormanı yalnızca bir yer değil, bir yaşam biçimi oldu.
SON ...
Yorumlar
Yorum Gönder